İnsan, fıtri olarak şu kısa hayata razı değildir. Ama istese de istemese de ölüm bir gün gelecektir. Bu durumda, ölüm sonrası hayat beklentisi insanın en büyük tesellisidir. Yoksa şu hayatın bir anlamı olmayacak, iyi kötü herkes yok olup gidecektir. Böyle bir akıbetten kurtuluş, ancak ve ancak hayatı verene ilticadır. Orhan Seyfi Orhon, bunu şöyle yapar:
Boğuşmak, hayat denen sebepsiz savaş için,
Yaşamak, en sonunda dikilen bir taş için.
Bütün ızdırapların işte en korkuncu bu!
Bir avuç toprak olmak, düşünen bir baş için.
Bizi ister bir toz yap savur mahşer yerinde;
İster sürü çöp gibi tufanların yelinde.
Sonunda bir varlığa ulaştır da Allahım,
Bırakma tabiatın merhametsiz elinde!
