Dördüncü Bölüm EDEBÎ SANATLAR, Mecaz

Gök ağlamayınca yer gülmez.

Mecaz, bir sözün gerçek anlamından farklı kullanılmasıdır. Mesela, “Sobayı yak” cümlesi, sobanın içindeki odun veya kö­mürün yakılmasını ifade eder. “Bereket yağı­yor” cümlesi, gökten yağmur yağdığını anlatır. Hemen her dilin mecazi anlatımları vardır. Kur’an’da da pek çok mecaz örneği görmek mümkündür. Mesela, “Allah’ın iki eli de açıktır”1 ayeti, Allah’ın sonsuz cömertliğini bildirir. Yoksa Cenab-ı Hak, bizim bildi­ği­miz tarzda elden münezzehtir.

Hiçbir şey, O’nun misli gibi değildir”2 ayeti bu noktada bize reh­berlik eder. “Devletin eli, bütün muhtaçlara ulaştı” cümle­sinde “devletin eli” cismanî bir el olmadığı gibi, “Allah’ın eli” ifadesinde kastedilen de maddî el değildir.

Anlatılır ki âmâ bir âlim, Kur’an’da mecaz olmadı­ğını iddia ediyormuş. Kendisine “Kim bu dünyada âmâ ise, o ahirette de âmâdır, hatta daha da şaşkın bir hâldedir”3 ayeti hatırlatılıp “Eğer Kur’an’da mecaz yoksa, bu ayetin hükmüne göre ahirette kör olacaksın” denilmiş. Bu­nun üzerine, “Evet, Kur’an’da mecaz var” demeye mecbur kalmış.4

Üstteki ayet, dünyada gerçekleri görmeyenlerin diğer âlemde ceza olarak kör kalacaklarını bildirir. Nitekim bir başka ayette gerçek körlüğün gözün kör olması de­ğil, sadır­lardaki kalplerin kör olması olduğu haber ve­ri­lir.5 Bu dünyada manen kör olanlar, diğer âlemde gerçekten kör ola­caklardır. Kur’an bunu bize şöyle bir tabloyla sunar:

Kim Beni zikirden (anmaktan, hatırlamaktan) yüz çe­virirse, ona sıkıntılı bir hayat vardır ve Kıyamet Günü onu kör olarak haşrederiz.”

Ya Rabbi, beni niçin kör olarak haş­rettin, der. Hâlbuki ben dünyada görü­yordum .”

(Allah) der: Evet öyleydi. Sana ayetle­ri­miz geldi, fakat sen onları unuttun. Bugün de ceza ola­rak unutulacaksın.”6

Dikkat edilirse, ayetin son kısmındaki “Bugün de ceza olarak unutulacaksın” ifadesinde başka bir mecaz vardır. Çünkü “Rabbim şaşırmaz ve unutmaz”7 aye­tinin hük­münce, Cenab-ı Hak unutmaktan münez­zeh­tir.

İşte Kur’an’ın bazı ayetleri, diğer bazı ayetlerini anla­mamızda rehberlik etmektedir.8 Çünkü Kur’an’ın tamamı bir tek kelâm hükmünde bir bütünlük arz eder.

1 Maide, 64.

2 Şûra, 11.

3 İsrâ, 72.

4 Sabunî, Safvetu’t-Tefasir, II, 174

5 Hacc 46.

6 Taha, 124-126.

7 Taha, 52.

8 Subhi Salih, Mebahis fî Ulûmi’l – Kur’an, Dâru’l-İlm, Beyrut, 1968, s. 299.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir